1000 TL ÜZERİ ÜCRETSİZ KARGO
1000 TL ÜZERİ ÜCRETSİZ KARGO
1000 TL ÜZERİ ÜCRETSİZ KARGO
Andromeda's Edge inceleme

Andromeda's Edge inceleme

Jul 31, 2025

Güneş sisteminden uzaklarda, uzayın ıssız ve karanlık derinliklerinde, kaybolmuş ve mağlup düşmüş olanların hala aradığı bir şey var. Bu uzay vahşi batısında herkes tek bir şeyin peşinde: Umut. Andromeda’s Edge kutu oyunu Luke Laurie ve Maximus Laurie tarafından geliştirilmiş ve Cardboard Alchemy imzası ile 2024 yılında yayımlanmış. Andromeda’s Edge hem uzay temasına olan düşkünlüğüm hem de mekaniklerindeki ikilik sayesinde oldukça merak ettiğim bir yapımdı. Bu yazıyı kaleme almadan önce oyunu 5 kez deneyimleme fırsatım oldu. Açıkçası oyunu defalarca kez tekrar oynamak isterim. Genel olarak yenilikçi ve yaratıcılığa açık bir oyun deneyimi sunduğu için en sevdiğim oyunlar arasına koymaktan çekinmeyeceğim bir yapım. Oyunda keyfimi kaçıran unsurlar da yok değil tabii. Dilim döndüğünce oyuncuların dikkat ettiğini düşündüğüm ve kişisel olarak önemsediğim noktalarıyla oyunu incelemeye çalışacağım, keyifli okumalar dilerim.

 

Öncelikle hızlıca bahsetmek gerekirse Andromeda’s Edge çaresizce uzayda dolanan ve kendi uygarlığını yeniden inşa etmeye çalışan medeniyetleri canlandırdığımız bir işçi yerleştirme ve savaş oyunu birleşimi. Oldukça fazla dinamik değişkene ve heyecanlı bir rekabete imkan sağlayan oyunu oynarken birbirinden farklı ve ilgi çekici stratejiyi gözlemlemek mümkün. Farklı uzay gemileri üretip rakiplerimize karşı oyun tahtasında bir alan kontrolü mücadelesi veriyoruz. Tüm bunların yanında bir de modül adını verdiğimiz güçlendirmeler ile rakiplerimize üstünlük kurmaya çalışıyoruz. Benim oyunun en sevdiğim yanlarından birisi de bu modüller oldu. 4 farklı kategoriye ayrılmış olan bu modülleri etkili kullanmak zafere giden yolun kırmızı halılarla bezenmesini sağlıyor. Oyun sırasında kazandığınız her modül size belirli ödüller de kazandırabiliyor. Bazen sırf bu ödülleri kapabilmek için çok da cazip gözükmeyen modüller satın alabiliyorsunuz. Kaynak yönetimi, aksiyon çeşitliliği, oyun sonu puanlaması, zincirleme etkiler gibi farklı amaçlarınıza hizmet edebilecek olan bu modüller; hangi uygarlığı oynadığınıza göre daha faydalı veya daha önemsiz hale gelebiliyorlar. Oyuncu olarak kendimi rakiplerimin gözünden modül mağazasına bakarken bulmak oldukça hoşuma gitti. Tahtadaki modül kazanma aksiyonları size “iki modül satın almak” yerine “bir modül satın al bir modül çöpe at” seçeneği de sunuyor ki bu şekilde rakiplerinizin çılgınca avantajlar elde etmesini engelleyebiliyorsunuz.

 

Andromeda's Edge Gamefound projesinden bir tanıtım görseli
Andromeda's Edge Gamefound projesinden bir tanıtım görseli

Uzay Sendikası

Gemileriniz sizin en büyük yardımcınız. Tahtadaki söz hakkınız. Uzay gemileri ile işçi yerleştirme oynama fikri beni gerçekten mest etti. Normalde böyle işçi yerleştirme oyunlarında rakibin olduğu yere işçi gönderdiğinizde 2 lira ödeyip geçersiniz, bu oyunda ise uzay filolarınızı çarpıştırmanız gerekiyor. Gelecek turlardaki işçi yerleştirme aksiyonlarınızı da tahtada yer alan gemilerinizi referans alarak gerçekleştireceğiniz için, tahtadaki mevcudiyetiniz dosta güven düşmana korku salar nitelikte olmalı yoksa rakipleriniz tarafından sıkça hurdalığa gönderilebilir. Gemiler hakkında en çok değinmek istediğim nokta gemi geliştirmeleri. Oyun başında rastgele elde ettiğiniz gemi geliştirmeleri ile güçlü ve enteresan hamle seçeneklerine sahip olabiliyorsunuz. Özellikle science vessel gemileri oldukça yaratıcı ve tatmin edici hamleler gerçekleştirebilmenizi sağlarken heavy cruiser gemileriniz de rakipleriniz için sürekli ve korkutucu bir tehdit haline geliyor. Bu sayede her oyuncunun stratejisi ve hamle çeşitliliği de birbirinden ayrılık göstermeye başlıyor.

 

Nebula Aksiyonları

Andromeda’s Edge oynarken zafere giden yolda oyun sonu puanı kazanmak kadar oyun içi puan kazanmak da oldukça önemli. Bu yüzden nebula aksiyonlarını pek sık kullanmıyor olsanız da, doğru zamanda kullanılan bir nebula aksiyonu oyunun gidişatını lehinize çevirebiliyor. Belki de oyunda bir kere yapacağınız bu hamle size bir moon kazandırıyor, event kartlarını manipüle etme hakkı elde ediyorsunuz, ve belki de bir lider çağırıyorsunuz. Nebulaya yolculuk edebiliyor olmak sizi diğer oyunculardan farklı bir noktaya taşıyor ve daha güvenli yolculuk edebiliyorsunzuz.

 

Tarafsız İstilacılar

Oyunda oyuncular tarafından kontrol edilemeyen düşman uzaylılar sürekli başınıza bela oluyor. Hem oyun alanı hem de oyun tarzınız üzerinde ciddi etkilere sahip oluyorlar. Bu da oyunun yeniden oynanabilirliğine çok güzel bir katkı sağlarken oynanışı da bir miktar yorucu kılıyor. Her uzaylının hangi etkiye sahip olduğunu, ne kadar hareket edebildiğini, nerede ortaya çıkacağını, zırhlı olup olmadığını takip etmeniz gerekiyor. Dolayısıyla ilk Andromeda’s Edge oyununuzda bu gibi detayları kaçırıp kural avukatlarının gözlerini yaşlı bırakmanız oldukça mümkün. Öte yandan oyuna olan hakimiyetiniz arttıkça bence bu uzaylılar gerçekten oyunu oldukça zenginleştiriyor. Oyuna her oturduğumda farklı bir hikaye yaşamamı sağlıyorlar. Benden tam not aldılar.

 

Look! Da Moon!

Oyunda güçlü işçi yerleştirme aksiyonlarının yanı sıra, geliştirilmeyi bekleyen gezegenlere iniş yaparak kazanabildiğiniz moon tokenler bulunmakta. Bu tokenleri oyunun çeşitli alanlarında hem ödül olarak hem de bedel olarak kullanabiliyorsunuz. Demem o ki bazı modüller, kazandıracağı ödül için sizden bir moon tokende belirtilenleri bedel olarak ödemenizi istiyor. Dolayısıyla hep en güçlü moon token için değil bazen de dandik moon token için hamle yapmak isteyebiliyorsunuz. Oyuna farklı bir düşünme boyutu eklemiş. Savaş kaybettiğinizde hangi ödülü kazanacağınızı bile bu sayede kendiniz belirleyebiliyorsunuz. Oyunun olağan akışından sizi çıkartan, etkili kullanırsanız fark yaratabileceğinizi hissettiren, gerçekten basit, yaratıcı ve keyifli bir mekanik olmuş. Oyunun başlangıçta kıt hissettiren kaynak yönetimi durumu, moon tokenleri etkili kullanmaya başladığınızda hızlıca ortadan kayboluyor.

 

Andromeda's Edge oyun anı
Andromeda's Edge oyun anı

Asimetri

Genel olarak yazıyı kaleme almadan önce insanlara fikir danışırken onlara en çok yönelttiğim soru oyunun asimetrik özellikleri hakkında oldu. Eski gelenekleri terk ederek artık daha modern diye niteleyebileceğimiz kutu oyunları oyunculara asimetrik bir oyun deneyimi sunma konusunda oldukça ısrarlılar. Andromeda’s Edge için rahatlıkla söyleyebilirim ki oyunun asimetrisi gerçekten çok kaliteli. Ne sizi belirli bir şekilde oynamak zorunda bırakıyor ne de oyun tarzınızı etkilemeyecek kadar önemsiz kalıyor. Aynı faction ile oynadığınız bir diğer oyunu farklı bir strateji ile oynayabiliyorsunuz ve rakiplerinizin özellikleri de sizin hamlelerinizi etkiliyor.

 

War. War never changes

Benim için oyunun en negatif noktası savaş mekanikleri oldu. Savaş oyunları oynarken kazanıp kaybedeceğime çoğunlukla zarların karar veriyor olmasından pek de şikayetçi birisi değilim. Andromeda's Edge ile ilgili yaşadığım iki sıkıntı var. İlki savaşlara oyuncu olarak zarların dışında etki edemiyor olmam. Diplomasi kartlarından bir savaş etkisi bulamadığınız müddetçe savaş aşamasında doğrudan zar atma adımına geçebilirsiniz, bu durumun sürekli yaşanması da bir noktadan sonra sıkıcı bir hal almaya başlıyor. İkincisi ise savaşları kazanmaya çalışmanın anlamsız hissettirmeye başlaması. Bu noktada hangi medeniyeti oynadığınıza göre savaşın önemi değişebiliyor olsa da genel olarak oyunun gidişatına önemli bir etki gözlemleyemediğim çok oldu.  Başta her savaş bir fırsattır, buradan bir şeyler yakalayabilirim zannediyordum ama zamanla öndeki oyuncuyu rahatsız etmek dışında savaşın pek faydasını göremedim.

 

It's not how you hit the mat, it’s how you get up.

Oyunların, özellikle de şans faktörünün bu kadar yıkıcı özelliğe sahip olduğu bir oyunun, rakiplerimden geride kaldığımda bana oyuna geri dönme fırsatı veriyor olmasını oldukça önemserim. Oyunun başında verilmiş bir yanlış karar veya şans eseri düşük gelen iki zar yüzünden oyuncuların oyun keyfinin baltalanması hiç hoşuma gitmez. Andromeda’s Edge bu konuda pek de gözümde iyi bir yere sahip olamadı. Kendi açımdan konuşmam gerekirse geriye düşsem bile, bilime ve taktik kartlarına yönelmek, enerjiyi daha fazla modül çalıştırmak için harcamak, rakiplerim birbirini yerken bir açıklık yakalayıp tekrar oyunda söz sahibi olabilmek gibi arayışlar bana keyif vermedi değil. Ancak bu durumdan herkesin tatmin olmayacağını tahmin etmekle birlikte oyunu daha çok oynadıkça kendimin de bu arayışı çok keyifli bulmayacağına inanıyorum. Şansı oyunun kilit bir parçası olarak kabul etmeniz gerekiyor aksi halde bu oyun sizin için bir eğlence aracı olmaktan çıkabilir.

 

Son Söz

Andomeda’s Edge öğrenmesi kolay, oynaması zor, ustalaşması vakit isteyen bir oyun. Pek çok farklı stratejiye olanak sağlıyor. Bu farklı stratejilerin birbiriyle çatışması heyecan verici ve keyifli bir deneyim. Türlerin çok güzel harmanlandığı, tekrar oynanabilirliği oldukça yüksek bir yapım olmuş. Oyunun tökezlediği yerler kesinlikle var ama bu tümsekler sayesinde daha inişli çıkışlı bir oyun deneyimi yaşayabiliyorsunuz. Eğer vaktinizi ayırıp incelemeyi okuduysanız umarım keyif almışsınızdır.

Paylaş:

Diğer Bloglar